UŞAK İLİ TANITIM VİDEOLARI
26 Ocak 2013 Cumartesi
12 Ocak 2013 Cumartesi
Uşak İli Tanıtımı 17
13.338 kişi (Haziran 2006’dan sonra)
2007 Yılı yolcu sayısı : 31.430 kişi
2008 Yılı yolcu sayısı : 25.305 kişi
İlimizde havayolu ulaşım hizmeti, 22 Mayıs 2006 tarihinden itibaren özel
bir havayolu şirketi tarafından gerçekleştirilmekte idi.
12 Ocak 2009 tarihi itibariyle ise Havaalanımızda Türk Hava Yollarına
ait 132 kişilik Airbus uçaklar ile hizmet verilmeye devam edilmektedir.
Havaalanımızdan,
İstanbul-Uşak- İstanbul olmak üzere haftada karşılıklı 3 sefer düzenlenmektedir. Uşak Valiliği Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü tarafından hazırlanan otomatik e-imza kurulumu programına ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanınız. e-imza otomatik kurulum programıUşak Valiliğinin Logosuna Ulaşmak için Tıklayınız
İstanbul-Uşak- İstanbul olmak üzere haftada karşılıklı 3 sefer düzenlenmektedir. Uşak Valiliği Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü tarafından hazırlanan otomatik e-imza kurulumu programına ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanınız. e-imza otomatik kurulum programıUşak Valiliğinin Logosuna Ulaşmak için Tıklayınız
Uşak İli Tanıtımı 16
Uşak Ulaşım
Karayolu:
İl genelinde 294 km si il, 173 km si devlet olmak üzere karayolu ağı 467
km dir. Uşak, Ankara- İzmir Karayolu üzerinde bulunmaktadır. Bu yolun
tamamı bölünmüş yol olarak tamamlanarak trafiğe açılmıştır. Diğer
karayolu bölümlerinde iyileştirme çalışmaları devam etmektedir. Uşak il
ve devlet yolarında Uşak-Banaz-3Bl.Hd. 62 km., Uşak-Kula 54 km.,
Uşak-Sivaslı 7 km., Uşak Ulubey 5,5 km., olmak üzere toplam 128,5 km. bölünmüş yol bulunmaktadır. Köy yolları toplamı ise 3624 km.(ham 71 km., tesviye 38 km.,stabilize 1.016 km., asfalt 1378 km., köy içi tesviye yol 1.121 km.) dir. Demiryolu: Afyon-Uşak-İzmir Demiryolu da il merkezinden geçmekte olup il sınırları içindeki demiryolu uzunluğu 159 km.’dir. 1897 yılından bu yana hizmet veren hat, hızlı tren projesi kapsamına alınmıştır. Havayolu: Uşak Havaalanına İlişkin Bilgiler 2560 x 30 metre pist uzunluğu 22 05.2006 tarihinde uçak seferlerine yeniden açıldı Yıllık yolcu kapasitesi : 500.000 kişi 2006 Yılı yolcu sayısı :
Uşak-Sivaslı 7 km., Uşak Ulubey 5,5 km., olmak üzere toplam 128,5 km. bölünmüş yol bulunmaktadır. Köy yolları toplamı ise 3624 km.(ham 71 km., tesviye 38 km.,stabilize 1.016 km., asfalt 1378 km., köy içi tesviye yol 1.121 km.) dir. Demiryolu: Afyon-Uşak-İzmir Demiryolu da il merkezinden geçmekte olup il sınırları içindeki demiryolu uzunluğu 159 km.’dir. 1897 yılından bu yana hizmet veren hat, hızlı tren projesi kapsamına alınmıştır. Havayolu: Uşak Havaalanına İlişkin Bilgiler 2560 x 30 metre pist uzunluğu 22 05.2006 tarihinde uçak seferlerine yeniden açıldı Yıllık yolcu kapasitesi : 500.000 kişi 2006 Yılı yolcu sayısı :
Uşak İli Tanıtımı 15
En yüksek noktası 1805 m. olan dağın
üzerinde geniş yaylalar ve otlaklar yer almaktadır.
İlin diğer önemli yükselti noktalarını Ahır Dağı ( 1915 m), Tahtalı Tepe
( 1644 m) ve Kocatepe (1298 m) oluşturmaktadır.
En önemli ovalar, Uşak ve Banaz ovalarıdır. İl yüzölçümünün % 5.5 lik
küçük bir bölümünü kaplayan bu ovalar genelikle alüvyonlarla kaplıdır.
Uşak ovası 5 500 hektar büyüklüğünde, Uşak şehrinin kenarında
bulunmaktadır. 890 m. yüksekliğe sahip olan bu ova, doğu-batı
uzanımlıdır. Kalın bir alüvyon tabakasıyla örtülü bulunan Uşak ovası,
oldukça verimli topraklardan oluşmaktadır. Ova üzerinde de az yüksek,
koyu renkli volkanik tepeler sıralanmıştır. Banaz ovası 6 500 hektardır
ve Büyük Menderes nehrinin önemli kollarından birisi olan Banaz çayının
kenarında oluşmuştur. Kuzeydoğu-güneybatı uzanımlı olan bu ova da
oldukça verimli bir özelliğe sahiptir.
Uşak ili sınırları içinde bulunan akarsular küçük çaplıdır. Üzerlerinde
sulama veya elektrik üretimi amaçlı baraj kurulmamıştır. Banaz ve Gediz
çayları üzerinde vatandaşlar kendi imkanları ile motopomp kurarak sulama
yapmaktadır.
Akarsular
AKARSU ADI
TOPLAM UZUNLUĞU İLİ Çİ UZUNLUĞU DEBİSİ (M3/SN) BAĞLANDIĞI AKARSU BANAZ ÇAYI 155 km 133 km 146,48 BÜYÜKMENDERES EŞME DERESİ 28,7 km 23 km 12,87 BÜYÜKMENDERES GEDİZ ÇAYI 386 km 58,5 318,73 GEDİZ HAMAM ÇAYI 38 km 38 km 21,44 BÜYÜKMENDERES YAVU ÇAYI 31 km 31 km 17,34 BÜYÜKMENDERES
Akarsular
AKARSU ADI
TOPLAM UZUNLUĞU İLİ Çİ UZUNLUĞU DEBİSİ (M3/SN) BAĞLANDIĞI AKARSU BANAZ ÇAYI 155 km 133 km 146,48 BÜYÜKMENDERES EŞME DERESİ 28,7 km 23 km 12,87 BÜYÜKMENDERES GEDİZ ÇAYI 386 km 58,5 318,73 GEDİZ HAMAM ÇAYI 38 km 38 km 21,44 BÜYÜKMENDERES YAVU ÇAYI 31 km 31 km 17,34 BÜYÜKMENDERES
Uşak İli Tanıtımı 14
Murat Dağı, Bulkaz Dağı ve Ahır Dağı
ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğudaki doğal sınırlarını oluştururlar. İl
topraklarının batısı, Gediz vadisi ile Ege Bölgesine açılır. İl
toprakları bir çok vadiyle yarılmış dalgalı yaylalar görünümündedir. Bu
yaylalar kuzeydoğudan güneybatıya doğru alçalarak bazı kesimlerde hafif
dalgalı bir görünüş alırlar.
İl arazisi genel olarak dalgalı plato görünümündedir. Kuzey ve doğu
kesimleri dağlık, güney ve batı kesimleri ise ovalar ve dalgalı
arazilerden oluşmaktadır. İl topraklarının % 57,5i platolardan, % 37 si
dağlardan ve % 5.5 i de ovalardan meydana gelmektedir.
Zengin bir bitki örtüsü, sıcak-soğuk su kaynakları ve doğal güzelliğe
sahip olan Murat Dağının zirvesini 2309 metre yükseklikte bulunan
Kartaltepe oluşturmaktadır. Zirve noktası Kütahya ili sınırları içinde
bulunan Murat dağı’nın Uşak sınırları içersinde kalan tepelik
alanlarının ortalama yükseltisi 1500 m. civarındadır.
Bulkaz Dağı, Sivaslı ilçesinin doğu ve güneydoğusunda bulunmaktadır.
Zirve noktası 1930 m. de bulunan dağın yapısında kireçtaşları hakim durumdadır. Kabaca kuzey-güney istikametinde uzanan Bulkaz Dağı, aynı zamanda Uşak-Afyon illerinin doğal sınırını oluşturmaktadır. Zengin su kaynaklarına sahip olan dağ, bitki örtüsü bakımından fazla zengin değildir. Uşak İli Arazi Dağılımı İLÇELER Tarım Alanı (ha) Orman ve Fundalık (ha) Çayır ve Mera (ha) Tarım Dışı Arazi (ha) TOPLAM MERKEZ 87.801 39.432 3.120 6.294 136.647 BANAZ 33.949 66.948 3.000 2.403 106.300 EŞME 43.170 62.286 21.365 3.632 130.453 KARAHALLI 14.734 12.045 3.205 2.316 32.300 SİVASLI 27.358 18.655 1.561 1.026 48.600 ULUBEY 35.102 37.312 4.586 2.800 79.800 TOPLAM 242.114 236.678 36.837 18.471 534.100 YÜZDESİ 45,33 44,31 6,90 3,46 100 Tarım İl Müdürlüğü Elma Dağı, merkez ilçenin kuzeyinde bulunmaktadır.
Zirve noktası 1930 m. de bulunan dağın yapısında kireçtaşları hakim durumdadır. Kabaca kuzey-güney istikametinde uzanan Bulkaz Dağı, aynı zamanda Uşak-Afyon illerinin doğal sınırını oluşturmaktadır. Zengin su kaynaklarına sahip olan dağ, bitki örtüsü bakımından fazla zengin değildir. Uşak İli Arazi Dağılımı İLÇELER Tarım Alanı (ha) Orman ve Fundalık (ha) Çayır ve Mera (ha) Tarım Dışı Arazi (ha) TOPLAM MERKEZ 87.801 39.432 3.120 6.294 136.647 BANAZ 33.949 66.948 3.000 2.403 106.300 EŞME 43.170 62.286 21.365 3.632 130.453 KARAHALLI 14.734 12.045 3.205 2.316 32.300 SİVASLI 27.358 18.655 1.561 1.026 48.600 ULUBEY 35.102 37.312 4.586 2.800 79.800 TOPLAM 242.114 236.678 36.837 18.471 534.100 YÜZDESİ 45,33 44,31 6,90 3,46 100 Tarım İl Müdürlüğü Elma Dağı, merkez ilçenin kuzeyinde bulunmaktadır.
Uşak İli Tanıtımı 13
Cumhuriyet Türkiyesi’nde ilk
girişimlerle sanayi hamlesini başlatmıştır.
Osmanlı devrinde Hüdavendigar Vilayetinin Kütahya Sancağına bağlı bir
kaza olan Uşak, 20 Nisan 1924 tarihli 491 Sayılı Teşkilat-i Esasiye
Kanunu ile yapılan idari düzenlemede yine Kütahya Vilayetinin bir kazası
olarak kaldı. Türkiye Cumhuriyetinin yeni idari yapısı içinde Banaz,
Sivaslı, Karahallı ve Ulubey Nahiyeleri, Uşak Kazasına bağlandı. 9
Temmuz 1953 tarih ve 6129 Sayılı kanunla vilayet haline getirilen Uşak’a
. Manisa ilinden Eşme ilçesi bağlandı. Nahiyeler ilçe statüsüne
getirildi
Uşak Coğrafyası
Uşak ili, Ege Bölgesinin İçbatı Anadolu bölümünde, Ege Bölgesi ile İç
Anadolu bölgesinin birbirlerinden ayrıldığı İçbatı Anadolu eşiğinin bat
kenarında, 38 derece 13 dakika ve 38 derece 56 dakika enlemleri ile 28
derece 48 dakika ve 29 derece 57 dakika boylamları arasında yer alır.
Kuzeyde Kütahya, doğuda Afyon, güneyde Denizli ve batıda Manisa illeri
bulunmaktadır. 5 341 km 2 alana sahip olan Uşak yüzölçümü itibariyle
iller sıralamasında plaka numarası gibi 64. sıradadır. Ülke yüzölçümünün
% 0.7 lik kısmını oluşturmaktadır.
Uşak İli Tanıtımı 12
Yunanlılar silah zoruyla Sevr
Antlaşmasını Osmanlı Devletine kabul ettirebilmek için 22 Haziran 1920
tarihinde taarruza başladılar. Yunan kuvvetlerinin bir kolu Bursa
tarafına, bir kolu da İzmir’in doğusuna doğru harekete geçti. 29
Ağustosta Uşak’ı işgal etti. Yunanlılar Uşak’a girdikleri zaman eşraftan
ve köylülerden pek çoğunun evlerini yağmaladılar. Ayrıca işgal
sırasında Yunan askerleri pek çok kişiyi öldürdü. Bu katliamda ne suç
tespiti yapıldı ne de mahkeme kararı alındı.
Yunanlılar işgalden sonra şehre yerleşmek için bazı evlere el koydular. Uşak’ta yerli halkı sindirmek gayesiyle nüfuzlu kişileri, Atina ve Yunan adalarındaki esir kamplarına sürdüler. Sürgüne gönderilen 300 kadar vatandaşımız 10-12 ay sürgünde kaldılar. Bunlar Kuvayı Milliyeye katıldıklarından dolayı sudan bahanelerle suçlandılar. 29 Ağustos 1920 de işgal edilen Uşak, iki yıl iki gün süren Yunan işgalinden 1 Eylül 1922 günü kurtuldu. Milli mücadele yıllarında Uşak, maddi ve manevi bakımdan zarara uğramasına rağmen,
Yunanlılar işgalden sonra şehre yerleşmek için bazı evlere el koydular. Uşak’ta yerli halkı sindirmek gayesiyle nüfuzlu kişileri, Atina ve Yunan adalarındaki esir kamplarına sürdüler. Sürgüne gönderilen 300 kadar vatandaşımız 10-12 ay sürgünde kaldılar. Bunlar Kuvayı Milliyeye katıldıklarından dolayı sudan bahanelerle suçlandılar. 29 Ağustos 1920 de işgal edilen Uşak, iki yıl iki gün süren Yunan işgalinden 1 Eylül 1922 günü kurtuldu. Milli mücadele yıllarında Uşak, maddi ve manevi bakımdan zarara uğramasına rağmen,
Uşak İli Tanıtımı 11
İstanbul Hükümeti bu bölgelerde Kuvayı
Milliye teşkilatının kurulmasını önlemeye calıştı. Heyet-i Temsiliye
ise İstanbul Hükümetini istifaya zorlayarak bu bölgelerde gücünü
arttırmak istiyordu. Bu karmaşa içinde Garbi Anadolu Umum Kuvayı Milliye
Kumandanlığına Ali Fuat (Cebesoy) Paşa, Eskişehir Mıntıka
Kumandanlığına Atıf Bey, 23. Fırka Kumandanlığına Ömer Lütfi Bey
getirildiler.
Harbiye Nazırı Mersinli Cemal Paşa, Batı Cephesinde yaptığı yeni düzenleme ile 23. Fırkayı Konya’da bulunan 12. Kolorduya bağladı. Heyet-i Temsiliye yaptığı çalışmalar neticesinde 23. Fırkayı kendi denetimi altına aldı. 23. Fırkanın 68. Alayı bir taburu eksik olarak Uşak’a yerleşti. 8 Ocak 1920 tarihinde 23 Fırkanın kumandanlığına Aşir Bey tayin edildi. Fırkanın içinde milis tümeni de vardı. İbrahim Bey’in isteğiyle kurulmuş olan Uşak Hücum Taburu Ocak 1920 tarihinde milis tümeninin içinde yer aldı.
Harbiye Nazırı Mersinli Cemal Paşa, Batı Cephesinde yaptığı yeni düzenleme ile 23. Fırkayı Konya’da bulunan 12. Kolorduya bağladı. Heyet-i Temsiliye yaptığı çalışmalar neticesinde 23. Fırkayı kendi denetimi altına aldı. 23. Fırkanın 68. Alayı bir taburu eksik olarak Uşak’a yerleşti. 8 Ocak 1920 tarihinde 23 Fırkanın kumandanlığına Aşir Bey tayin edildi. Fırkanın içinde milis tümeni de vardı. İbrahim Bey’in isteğiyle kurulmuş olan Uşak Hücum Taburu Ocak 1920 tarihinde milis tümeninin içinde yer aldı.
Uşak İli Tanıtımı 10
II. ve III. Balıkesir kongrelerinin
ardından Ekim Ayı içerisinde Uşak’ta bir kongre toplandığına dair
bilgiler bulunmakla birlikte oldukça sınırlıdır. Alaşehir Kongresinde
kurulması kararlaştırılan "Alaşehir Heyet-i Merkeziyesi" 14 Eylül 1919’
da ilk toplantısını yaptı. Daha sonra, Heyet-i Merkeziye Talimatnamesi’
nin 8. Maddesi olan "Heyet-i Merkeziye, karargahını kendisi için muafık
göreceği mahalle nakil edebilir" hükmüne istinaden merkezini Uşak’a
nakletti. Heyet-i Merkeziye Uşak’ta ilk toplantısını İbrahim Bey’in
başkanlığında gerçekleştirdi. Sivas Kongresinde bütün cemiyetlerin
Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk
Cemiyeti adı altında toplanması karan alınmasına rağmen, Uşak’ta Heyet- i
Merkeziye "Hareket- i Milliye Redd-i İlhak Cemiyeti Heyeti-i
Merkeziyesi" adını korudu. Bu isimden daha önce Uşak’ta kurulan Redd-i
İlhak Cemiyeti ile Heyet-i Merkeziyenin bütünleştiği anlaşılmaktadır.
Uşak Heyet-i Merkeziyesinin görevi sadece cepheye asker göndermek
değildi. Cephe gerisinde de ihtiyaçları gidermek için büyük gayretler
sarf ediyordu.
Sivas Kongresinin toplanmasından sonra Yunan kuvvetlerinin harekete
geçmesiyle İzmit, Eskişehir ve Konya livaları en hassas bölgeler haline
geldi.
Uşak İli Tanıtımı 9
ı "Müdafaa-i Hukuk Heyeti Milliyesi"
şeklinde değiştirilerek Karakol Cemiyeti ile bağlantısı sağlandı. Kuvayı
Milliyeye karşı olan kaymakam ve belediye reisinin bütün baskılarına
rağmen Uşak’ta milli hareket sindirilemedi.
Gizli cemiyetin çalışmaları neticesinde Salihli Cephesinden ayrılan bir
bölük Eşme’den takviye alarak 17 Temmuz 1919 günü Uşak’a girdi ve şehre
hakim oldu. Ardından Gediz ve Simav’da Kuvayı Milliye teşkilatı
kuruldu.Kuvayı Milliyecilerin Uşak’ta hakimiyeti ele geçirmesi, İstanbul
ve İşgal kuvvetlerine "Kuvayı Milliyeciler hrıstiyan nüfusa saldırdı"
şeklinde aksetti.
Düşman kuvvetleri İstanbul Hükümetine baskı yaparak Uşak’ta asayişin sağlanmasını istedi. Hükümet, Afyonda bulunan l 500 kişilik 23. Fırkayı Uşak’a göndermek istedi. General Milne. fırkanın Kuvayı Mılliye’ye katılabileceğin i düşünerek bunu kabul etmedi. Eski bir ittihatçı olan İbrahim Tahlakılıc (Dalkılıç) gizli bir cemiyet olan "Müdafaa-ı Hukuk Heyet-î Mılliyesi" cemiyetinin içinde yer almadı. Hatta bu cemiyetin zarar vermesinden endişe duyarak 30 Temmuz 1919 da "Redd-i İlhak" cemiyetini kurdu. İbrahim Bey’in başkanı olduğu bu cemiyet milli kuvvetlerin halka zarar vermelerini önlediği gibi Uşak’ta Kuvayı Milliye hareketini yaygınlaştırdı. İzmir’in işgalinin ardından Uşak’ta bu gelişmeler yaşanırken, bütün Batı Anadolu’yu kapsayacak bir üst kongre niteliğinde "Alaşehir Kongresi" 15-16 Ağustos tarihinde toplandı. Kongreye; Balıkesir, Manisa-Alaşehir, Sındırgı, Buldan, Gördes, Uşak, Ödemiş, Bozdağ, İnegöl, Denizli-Nazilli, Akhisar ve Ayvalık’tan temsilciler katıldı. Kongrede Hacım Muhittin Çarıklı başkan, Uşak temsilcisi İbrahim Bey ise Başkan yardımcısı seçildiler.
Düşman kuvvetleri İstanbul Hükümetine baskı yaparak Uşak’ta asayişin sağlanmasını istedi. Hükümet, Afyonda bulunan l 500 kişilik 23. Fırkayı Uşak’a göndermek istedi. General Milne. fırkanın Kuvayı Mılliye’ye katılabileceğin i düşünerek bunu kabul etmedi. Eski bir ittihatçı olan İbrahim Tahlakılıc (Dalkılıç) gizli bir cemiyet olan "Müdafaa-ı Hukuk Heyet-î Mılliyesi" cemiyetinin içinde yer almadı. Hatta bu cemiyetin zarar vermesinden endişe duyarak 30 Temmuz 1919 da "Redd-i İlhak" cemiyetini kurdu. İbrahim Bey’in başkanı olduğu bu cemiyet milli kuvvetlerin halka zarar vermelerini önlediği gibi Uşak’ta Kuvayı Milliye hareketini yaygınlaştırdı. İzmir’in işgalinin ardından Uşak’ta bu gelişmeler yaşanırken, bütün Batı Anadolu’yu kapsayacak bir üst kongre niteliğinde "Alaşehir Kongresi" 15-16 Ağustos tarihinde toplandı. Kongreye; Balıkesir, Manisa-Alaşehir, Sındırgı, Buldan, Gördes, Uşak, Ödemiş, Bozdağ, İnegöl, Denizli-Nazilli, Akhisar ve Ayvalık’tan temsilciler katıldı. Kongrede Hacım Muhittin Çarıklı başkan, Uşak temsilcisi İbrahim Bey ise Başkan yardımcısı seçildiler.
Uşak İli Tanıtımı 8
Uşak; Kütahya Sancağı dahilinde
bulunan bir kaza olup, Gevher Sultan ‘Has’sıdır. Şehir, doğuda Banaz,
kıble tarafında Honaz, güneyde Komar, batıda Kule, kuzeyde Gediz olmak
üzere beş kapısı olan bir kale ile çevrilidir. Eserde kalenin
özellikleri ayrıntılı bir şekilde anlatılmaktadır. Buna göre; kalenin
müstahkem olmadığı, beş arşın yükseklikte , şeklinin kare olduğu, Buğday
Pazarı kapısında hendek bulunduğu ve 1598 tarihinde Uşak halkının
Celali İsyanlarından dolayı bu kaleyi tuğla ve taşlarla tamir ettikleri
anlatılmakladır.
Uşak. Osmanlı yönetimi altında l7 ve 18. yüzyıllarda münferit olaylar
hariç uzun süre barış içinde yaşamıştır. 19. yüzyılda siyasa! açıdan
sakin bir dönem geçiren Uşak canlı bir ticaret şehri haline gelmiştir.
Özellikle halı ve kilimleri İzmir yoluyla İngiltere ve Fransa’ya kadar
ulaşmıştır. Alaşehir-Afyon Demiryolunun 1869 yılında tamamlanmasıyla
İzmir Metropolü ile Uşak arasında ulaşım kolaylaşmış ve ticari hayat
daha da canlanmıştır. 19.yüzyılın ikinci yarısındaki Uşak hakkında "La
Turquie d’Asie" adlı eserinde bilgi veren Vital Cuinet, evlerin büyük
çoğunluğunun pişmemiş tuğladan yapıldığını,
1890 da ise hem daha sağlam hem de daha zarif olan ahşap evlerin tercih edildiğini belirtmekledir. İzmir’in işgalinden sonra Batı Anadolu’da Gediz ve Menderes vadilerinde ilerlemeyi planlayan Yunan kuvvetleri; 25 Mayısta Manisa’yı, 29 Mayısta ise Turgutlu’yu işgal etti. Bu işgaller karşısında Alaşehir’de Kuvayı Milliye teşkilatı kuruldu. Akabinde Uşak’ta da kıpırdanmalar başladı. İzmir’in işgali sırasında 17. Kolordudan ayrılarak Uşak’a gelen Selanikli Kaymakam Fuat Bey, Yüzbaşı Hakkı Bey, ve Sökeli Hilmi Bey burada gizli bir cemiyet kurdular. Ödemiş’in 1 Haziranda istilaya uğraması üzerine Uşak’a gelen Alaşehir Mevkii Kumandanı Süleyman Sururi Bey’in Teşkilatı Mahsusa ile bir irtibatı vardı. Sururi Bey’in etkisiyle bu cemiyetin ad
1890 da ise hem daha sağlam hem de daha zarif olan ahşap evlerin tercih edildiğini belirtmekledir. İzmir’in işgalinden sonra Batı Anadolu’da Gediz ve Menderes vadilerinde ilerlemeyi planlayan Yunan kuvvetleri; 25 Mayısta Manisa’yı, 29 Mayısta ise Turgutlu’yu işgal etti. Bu işgaller karşısında Alaşehir’de Kuvayı Milliye teşkilatı kuruldu. Akabinde Uşak’ta da kıpırdanmalar başladı. İzmir’in işgali sırasında 17. Kolordudan ayrılarak Uşak’a gelen Selanikli Kaymakam Fuat Bey, Yüzbaşı Hakkı Bey, ve Sökeli Hilmi Bey burada gizli bir cemiyet kurdular. Ödemiş’in 1 Haziranda istilaya uğraması üzerine Uşak’a gelen Alaşehir Mevkii Kumandanı Süleyman Sururi Bey’in Teşkilatı Mahsusa ile bir irtibatı vardı. Sururi Bey’in etkisiyle bu cemiyetin ad
Uşak İli Tanıtımı 7
Bu hâdise sırasında Sahip Ata Oğulları
emrinde görülen Germiyanlılar, bundan sonra artık Batı Anadolu’da en
kuvvetli beylik haline gelmiştir.
Beylikler döneminde Germiyanoğulları’ na tabi olan Uşak ve çevresi, 1391
de Yıldırım Bayezid’ in Germiyanoğulları hakimiyetine son vermesi ile
Osmanlılara dahil olmuş, Fetret Devrinde beylikler tekrar canlanmış,
1429 yılında Germiyanoğulları’ nın son hükümdarı II. Yakup Bey’ in
vasiyeti ile Osmanlı Devletine kalmıştır. Uşak,
Osmanlı hakimiyetine girdikten bir süre sonra yapılan idari taksimata göre Anadolu Eyaletine bağlı Kütahya Sancağının bir kazasıdır. Her ne kadar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşivindeki 16.yüzyıla ait 48 numaralı Kütahya Sancağı Tapu Tahrir Defterinde Uşak nahiye olarak geçmekte ise de Mustafa Çetin Varlık’ın "16.Yüzyılda Kütahya Sancağı" (1980) isimli kitabında, 1513 tarihinde Uşak Kütahya Sancağının kazaları arasında gösterilmektedir. Uşak bu statüsünü 1530 tarihinde de muhafaza etmektedir. 16.yüzyılda detaylı şekilde bilgi bulabildiğimiz Uşak kazası hakkında daha sonraki yıllarda belgelere dayalı fazla bir bilgiye rastlanmamaktadır. 17.yüzyıla ait bilgiler çoğunlukla seyahatnamelerde mevcuttur. Bu yüzyılda yaşayan Katip Çelebi’nin (1605-1658) "Cıhannüma" adlı eserinde ; "Uşak, Kütahya’dan doğuya bir merhale Murat Dağı yakınında, bir dere içinde kaleli bir kasaba, 150 adet köyü bulunan mamur bir kazadır. Kasabası geniş bir ovanın doğusuna düşüp köyleri o ovada bulunmaktadır. Seccade ve halısı meşhurdur." diye bahsedilmektedir. Uşak hakkında aynı yüzyılda yazılmış bir diğer kaynak da Evliya Çelebi’nin "Seyahatname" adlı eseridir. Bu eser Katip Çelebi’nin Cihannüma’sından daha sonraki yıllarda yazılmıştır. Verilen bilgiler kesin olmamakla birlikle Katip Çelebi’nin anlattıklarını teyit eder niteliktedir. Seyahatname’ye göre
Osmanlı hakimiyetine girdikten bir süre sonra yapılan idari taksimata göre Anadolu Eyaletine bağlı Kütahya Sancağının bir kazasıdır. Her ne kadar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşivindeki 16.yüzyıla ait 48 numaralı Kütahya Sancağı Tapu Tahrir Defterinde Uşak nahiye olarak geçmekte ise de Mustafa Çetin Varlık’ın "16.Yüzyılda Kütahya Sancağı" (1980) isimli kitabında, 1513 tarihinde Uşak Kütahya Sancağının kazaları arasında gösterilmektedir. Uşak bu statüsünü 1530 tarihinde de muhafaza etmektedir. 16.yüzyılda detaylı şekilde bilgi bulabildiğimiz Uşak kazası hakkında daha sonraki yıllarda belgelere dayalı fazla bir bilgiye rastlanmamaktadır. 17.yüzyıla ait bilgiler çoğunlukla seyahatnamelerde mevcuttur. Bu yüzyılda yaşayan Katip Çelebi’nin (1605-1658) "Cıhannüma" adlı eserinde ; "Uşak, Kütahya’dan doğuya bir merhale Murat Dağı yakınında, bir dere içinde kaleli bir kasaba, 150 adet köyü bulunan mamur bir kazadır. Kasabası geniş bir ovanın doğusuna düşüp köyleri o ovada bulunmaktadır. Seccade ve halısı meşhurdur." diye bahsedilmektedir. Uşak hakkında aynı yüzyılda yazılmış bir diğer kaynak da Evliya Çelebi’nin "Seyahatname" adlı eseridir. Bu eser Katip Çelebi’nin Cihannüma’sından daha sonraki yıllarda yazılmıştır. Verilen bilgiler kesin olmamakla birlikle Katip Çelebi’nin anlattıklarını teyit eder niteliktedir. Seyahatname’ye göre
Uşak İli Tanıtımı 6
Bizans Hakimiyeti 1233 tarihine kadar
sürdü. B u tarihten itibaren Uşak civarı artık tamamen Türk
hakimiyetine geçti.
Uşak, Anadolu Selçukluları döneminde bu devletin bir anlamda sınır şehri
olmuştu. Sultan Alaaddin Kevkubad zamanında, Kütahya ve Uşak civarının
kesin olarak Türk hâkimiyetine girmesini takip eden yıllarda, bölgeye
kesif bir Türkmen yerleşmesi olmuştur.
Bundan sonra Uşak ve çevresini Germiyanoğulları Beyliği’ nin hakimiyetinde görüyoruz, XIII. Yüzyılın ilk yarısında Anadolu Selçuklu Devleti’nin hizmetinde olarak Malatya taraflarında meskun bulunan Germiyan Asireti’nin, muhtemelen 1241’de Baba İshak isyanının bastırılmasından sonra II. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında veya bir müddet sonra Kütahya-Uşak bölgesine yerleştirildikleri anlaşılmaktadır. Çünkü Cimri (Alaaddin Siyavuş) hadisesinde Germiyanlıların faal bir rol oynamaları bu aşiretin Cimri hâdisesinin ortaya çıkısından (1277) önce Kütahya- Uşak yöresine yerleştiklerini göstermektedir.
Bundan sonra Uşak ve çevresini Germiyanoğulları Beyliği’ nin hakimiyetinde görüyoruz, XIII. Yüzyılın ilk yarısında Anadolu Selçuklu Devleti’nin hizmetinde olarak Malatya taraflarında meskun bulunan Germiyan Asireti’nin, muhtemelen 1241’de Baba İshak isyanının bastırılmasından sonra II. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında veya bir müddet sonra Kütahya-Uşak bölgesine yerleştirildikleri anlaşılmaktadır. Çünkü Cimri (Alaaddin Siyavuş) hadisesinde Germiyanlıların faal bir rol oynamaları bu aşiretin Cimri hâdisesinin ortaya çıkısından (1277) önce Kütahya- Uşak yöresine yerleştiklerini göstermektedir.
Uşak İli Tanıtımı 5
Doğu Roma sınırları içinde kalan Uşak,
MS. 12, Yüzyıla kadar Bizans hakimiyetinde kalmıştır. 1071’den sonra
yöre, zaman zaman Selçuklular ile Bizanslılar arasında el değiştirmiş,
1176 yılında Selçuklu Sultanı II. Kılıçarslan ile Bizans İmparatoru
Manüel Komnenos arasında yapılan Miryakefalon (Kumdanlı) Savaşı
sonucunda Selçuklulara geçmiştir.
Sultan II.Kılıçarslan yeni bir fetih hareketine girişerek 1182’de
Uluborlu, daha sonra Kütahya civarını fethetti. Uşak yöresinin de bu
sefer sırasında Selçuklu hakimiyetine geçtiği muhakkaktır. Çünkü;
Selçuklu sınırları Denizli’ye kadar yaklaşmıştı.
UŞAK İLİ HARİTASI
Bu arada Sultan ll. Kılıçarslan 1185
tarihinde ülkeyi 11 oğlu arasında paylaştırdı. Bu taksimat sonunda
Kütahya-Usak-Uluborlu bölgesi Gıyaseddin Keyhüsrev’ e verildi. Bu
taksimattan sonra kardeşler arasında hakimiyet mücadelesi haşladı. l.
Gıyaseddin Keyhüsrev 1192 tarihinde devletin başına geçmeyi başardıysa
da diğer kardeşlerini bertaraf edemedi ve 1196 da II. Süleyman Şah
tarafından sürgüne gönderildi. Kardeşler arasındaki bu taht
mücadelesinden yararlanan Bizans Kütahya-Uşak civarını geri aldı.
Uşak İli Tanıtımı 4
Dünyada ilk kez parayı basan ve
kullanan, döneminin en zengin krallığı olan Lidya’nın hâkimiyeti MÖ. 546
yılına kadar devam etmektedir. Bu süre içerisinde Efes’ten başlayan
kral yolu yapılmıŞ ve yol Gediz (Hermos) nehrini takip ederek Uşak ili
sınırları içerisinde Güre köyü, UŞak-Keromon-Agora kentlerine uğrayarak
devam etmiŞtir.
MÖ. 546’da Lidya’nın son kralı Kroisos ile Pers Kralı Kyros arasındaki
savaşta Lidya’nın tarihten silinmesi sonucu bölge İran’dan gelen
Perslerin hakimiyetine girmiştir. Pers egemenliği MÖ. 334 yılına kadar
devam etmiştir. Bu tarihte Makedonya’ lı Büyük İskender’ in Anadolu
seferi sonucu bölge tüm
Anadolu gibi Büyük İskender’ in hakimiyetine girmiş, İskender’ in ölümünden sonra ise bölge, Büyük İskender’ in generallerinden Antigon’ un payına verilmiştir. Daha sonra bir süre Bergama krallığına bağlanan Uşak ve çevresi MÖ. 189 yılında Roma Konsülü Montius’ un himayesine, başka bir ifadeyle Roma hakimiyetine geçmiş, Kavimler Göçünden sonra Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılması neticesinde
Anadolu gibi Büyük İskender’ in hakimiyetine girmiş, İskender’ in ölümünden sonra ise bölge, Büyük İskender’ in generallerinden Antigon’ un payına verilmiştir. Daha sonra bir süre Bergama krallığına bağlanan Uşak ve çevresi MÖ. 189 yılında Roma Konsülü Montius’ un himayesine, başka bir ifadeyle Roma hakimiyetine geçmiş, Kavimler Göçünden sonra Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılması neticesinde
Uşak İli Tanıtımı 3
UŞAK İLİ TARİH
Uşak Tarihi
Uşak ve çevresinin MÖ 4000 yılından itibaren yerleşime açıldığı
anlaşılmaktadır. Özellikle bronz çağında yerleşimin daha yaygınlaştığı
görülmektedir.
MÖ.2000 de Anadolu’da ilk siyasi birliği kuran Hititlerin 1000 de ise
Frizlerin batı sınırını oluşturan Uşak ve çevresi bu kültürlerden ziyade İon Kültürünün etkisi altında kalmıştır. MÖ. 7. Yüzyılda Kral Gyges’in Lidya İmparatorluğunu ele geçirmesi ile topraklarının büyük kısmı Lidya’da kalan Uşak. MÖ. 620’de tamamen Lidya’nın egemenliğine girmiştir.
Uşak İli Tanıtımı 1
UŞAK PROVİNCE
UŞAK İLİ TANITIM
UŞAK İLİ TANITIM
Uşak Haritası
uşak,türkiye uşak,uşak türkiye
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız
Mutluluk Duyarız